Arog Filmi Hakkında Yorumlar
Kültür YaşamArog filmine ilk gösterim günü olan 05 Aralık akşamı gideceğimden bahsetmiştim. Arog’a gittik ve maalesef üzülerek belirtiyorum ki beğenmedim. İlk gösterim günü olan 05 Aralık’ta Astoria’daki Cinebonus sineması hınca hınç doluydu. Cem Yılmaz’ın yaratmış olduğu bilindik “iyidir” “kesin çok güleceğiz” altyapısıyla bezenmiş bir ortam içerisinde biz de aynı beklentilerle yerimizi almıştık. Ama bu sefer farklı oldu.
Filmin yaratmış olduğu beklenti ve tabii ki Cem Yılmaz unsurunu arkamıza almıştık. Cem Yılmaz gene vardı. Hoş zaten o olmasaydı aralardaki kahkaha tufanıda pek olmazdı. Çünkü G.O.R.A’dan sonra Arog tam bir hayalkırıklığı gibiydi. Filmin konusu ile ilgili daha önceki yazıda gerekli şeylerden bahsetmiştim. Arog’un konusu Gora’nın tersine geçmişte bir milyon yıl öncesinde geçiyor.
Filmi sinemada izleyen seyircilerin ilk etapta başlayan ve durdurulamayan kahkahaları sonrasında yerini uzun boşluklara bıraktığını gördüm. Kendim dahil birçok kişi içerikte espri olsa bile filmi izleyen bir yapıya büründü. Gora’daki akıcılık ve espri bütünlüğü Arog’da maalesef yoktu. Buradan aklıma Cem Yılmaz’ın stand up şovları geliyor. Herhangi bir konudan girer ve farkında olmadan saatlerce güldürürdü. Herhalde espri akıcılığı ve anlatılan konunun birbirine bağlı domino taşları şeklinde işlemesinden kaynaklandığından seri kahkahalara bağlanır, gülme krizlerine girerdik. Gora’nın senaryosuda buna benzer bir yapıdaydı ve genel olarak beğenilmişti.
Arkadaşlarım Arog’u nasıl bulduğumu sorduklarında bahsetmek istediğim şey buna benzer bir kopukluktan ibaret aslında. Film için çok emek harcandı ve Türk sineması için ciddi bir bütçeye sahip bir film Arog. Ama Cem Yılmaz prodüksiyonları açısından baktığımızda ve Gora’nın devamı olarak düşündüğümüzde kesinlikle Gora çok daha güzel diyorum.
Şimdi etrafımda genelde olumsuz yorumlar geliyor. Arog olmamış. Gora gibi değil diye.. O yüzden filmi izleyenlerden yorumlarını özellikle bekliyorum.