Çocuklarımız gorilleri göremeyecek

Evet başlıktan da anlayabileceğimiz gibi ne yazık ki soyları bu şekilde tükenmeye devam ederse, çocuklarımız onları göremeyecek. Belki en iyisinden bir sonraki nesil hayvanat bahçelerinde görecektir ancak bir sonraki nesil gorilleri (Western Gorilla türü) görür mü görmez mi bilemiyorum. Büyük oranda Ebola virüsü, buna ilaveten kaçak avlanma sonucu, türü son 15 sene içerisinde, korunan bölgelerdeki gorillerin sayısı 1/3 oranında azalmış.

Dişi gorillerin ancak 9-10 yaşlarında doğum yapabildiği ve doğumların her 5 senede bir olduğu düşünülürse durum pek iç açıcı değil. En iyi şartlarda dahi eski sayıyı yakalamak için bir yüzyıl gerekmekte. Şu anki goriller bir araya toplansa 2-3 futbol sahası genişliğinde bir araziye bile sığıyor. World Conservation Union (IUCN)‘ın her sene yayımladığı kırmızı liste bilgilerine göre ne yazık ki haberler pek iyi değil. Küresel ısınma vs. derken yeryüzünde beraber bulunduğumuz canlıların nesli birer birer tükeniyor ya da tehlike altına giriyor. Goriller sadece bunlardan biri. 16,306 tür şu anda neslinin tükenmesi tehlikesiyle karşı karşıya. Bu sayı geçen seneden 188 tür daha fazla. Görüldüğü gibi her sene sayı yüzlerle ifade edilecek şekilde artıyor.

IUCN’ın şu tablosuna bakacak olursak tehlikeyi daha net anlayabiliriz. Sadece ülkemizde bile 18 memeli, 15 kuş, 13 sürüngen, 9 amfibi, 54 balık , 3 bitki ve 12 diğer türden olmak üzere toplam 124 türün nesli tehlike altında. Şuradaki etkileşimi haritandan da dünya üzerinde tehlike altında bulunan türleri bölge böle, resimleriyle beraber görebilirsiniz.

Bir kez daha insanoğlunun karanlık taraflarından birinin etkisini görmüş olduk ve görüyoruz: Vurdumduymazlık!